31 Ağustos 2014 Pazar

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda canlı organizmalar keşfedildi!

Uluslararası Uzay İstasyonu'nu temizlemek amacıyla araç dışına çıkan Rus astronotlar, canlı organizmalar keşfetti.


Uluslararası Uzay İstasyonu'nu temizlemek amacıyla araç dışına çıkan Rus astronotlar, uzay yürüyüşleri esnasında rutin analiz için istasyonun dış kısmından örnekler aldı. Deneyin sonuçları oldukça şaşırtıcıydı. Astronotlar, yaklaşan ve uzaklaşan uzay araçlarının motorlarından ileri gelen kirleticilerden başka bir şey bulunmayacağını düşünüyordu, ancak uzay istasyonunun dışına yapışmış şekilde duran canlı organizmalarla karşılaştılar. Astronotlar organizmaları muhtemelen Dünya'dan gelen deniz planktonları olarak tanımladı, ancak bunların uzay istasyonuna nasıl geldiği veya nasıl canlı kalmayı başarabildikleri konusunda kesin bir açıklama getiremediler.
NASA, şu ana kadar Rusların, uzay istasyonunun dış kısmına yapışan deniz planktonlarını gerçekten keşfettikleri konusunda doğrulama yapmış değil, ancak buna rağmen bazı yaratıkların uzaydaki vakum ortamına dayanabileceğine dair kuşkular var. Tardigradlar, suda yaşayan mikroskopik omurgasız yaratıklar olup çok farklı ortamlarda yaşayabilme kabiliyetine sahip. Bunlar aşırı sıcaklıklara (mutlak sıfırdan biraz daha yüksek soğuklar ile kaynama noktasının oldukça üstündeki sıcaklar), insan için öldürücü radyasyon dozunun yüzlerce kat daha fazlasına, okyanusun en derin kısmındaki basıncın altı katına kadar olan basınçlara ve uzaydaki vakum ortamına dayanabiliyorlar. ISS (Uluslararası Uzay İstasyonu) dışında bulunan organizmalar tardigrad değil, ancak bu küçük omurgasızlar Dünya'dan gelen bazı yaşayan organizmalar ve uzaydaki sert koşullara gerçekten dayanabiliyor.
1409514684_img20140831223428.jpg
Buradaki büyük gizem planktonun yaşayabilmesi değil, Dünya'dan yaklaşık 330 kilometre yukarıya nasıl gelebildikleri. Bilim adamları, planktonların Dünya'dan kalkan uzay aracı ile basitçe taşınmış olabileceği ihtimalini red ediyor, çünkü planktonların bulunduğu yerler uzay modülünün veya aracının kalkamayacağı yerler olarak belirtiliyor. Şu andaki güncel teoriye göre atmosfer akımları ile bu küçük organizmaların uzay aracına ulaşması ve akıl almaz şekilde gezegenin 330 kilometre yukarısına taşınması söz konusu.
Dünya'dan çok uzaklarda daha önce de canlı organizmalar bulunmuştu, bunlar atmosferin 16 ile 40 kilometre içinde tespit edilmişti, ancak 330 kilometre uzakta bulunan ilk mikroorganizmalar oldular.
Şimdilik, Rus ekibin NASA ile çalışıp bulgularını yayınlatmasını bekleyeceğiz. Sonra da iki kuruluşun beraberce çalışarak, planktonun uzaya kadar nasıl ulaştığı ve hatta planktonun neden canlı kalabildiğini keşfetmesi mümkün olabilecek. Organizmalar dünya dışı yaşam olarak düşünülmemeli, ancak yine de harika bir gizem barındırıyor.
Kaynak: Bilim.org

    NSA Türkiye'yi dinledi mi?

    Alman Der Spiegel dergisi, NSA eski çalışanı Edward Snowden'ın sızdırdığı gizli belgelerin Türkiye ile ilgili bazı bölümlerini yayımladı.



    Alman Der Spiegel dergisi, NSA eski çalışanı Edward Snowden'ın sızdırdığı gizli belgelerin Türkiye ile ilgili bazı bölümlerini yayımladı. "İkili oyun" başlıklı haberde, NSA'nın bir yandan NATO çerçevesinde ve PKK ile mücadelede Türkiye ile işbirliği yaptığı, diğer yandan Türkiye'de hükümeti, orduyu, istihbaratçıları, bakanlıkları ve enerji şirketlerini dinlediği öne sürüldü.
    NSA'nın gizli belgelerinde, Türkiye'den hem partner hem hedef ülke olarak söz edildiği belirtildi. NSA'nın resmi irtibat ofisi olan SUSLAT'ın Ankara'da faaliyet gösterdiği, bunun dışında NSA'nın gizli dinleme birimlerinin de bulunduğu kaydedildi. Snowden'ın sızdırdığı belgelerde Türkiye'nin, NSA tarafından en yoğun izlenen ülkeler arasında bulunduğu vurgulandı.
    1409518934_img20140831235754.jpg
    Amerikan yönetiminin, NSA'ya, Türkiye'deki "siyasi liderlerin amaçlarının" öğrenilmesi ve 18 konuda istihbarat toplanması için izleme ve dinleme talimatı verdiği iddia edildi. NSA'ya yönetim tarafından verilen "Ulusal İstihbarat Öncelikleri Çerçevesi"nde Türkiye'nin öncelikli izlenen ülkeler arasında yer aldığı, Türkiye'nin bulunduğu grup içinde, Küba ve Venezuela'nın da bulunduğu belirtildi.
    NSA belgelerinde, "Türk hükümetinin amaçlarının öğrenilmesi" ikinci en yüksek öncelikler arasında sıralandığı, NSA ayrıca TSK hakkında bilgi topladığı, Türkiye'nin dış politika hedefleri ve enerji güvenliğinin ise üçüncü yüksek öncelik olarak nitelendirildiği bildirildi. Amerikan istihbaratının faaliyetlerini İngiliz istihbarat birimi GCHQ ile yakın işbirliği içinde yürüttüğü ve bilgileri kaydedildi. GCHQ'nun özellikle Türk siyaseti ve enerji sektörü hakkında istihbarat toplamaya çalıştığı vurgulandı.
    NSA'nın ayrıca Türkiye üzerinden Rusya, Ukrayna, Gürcistan ve son dönemde Suriye'ye yönelik dinleme faaliyetleri de yürüttüğü belirtildi. Terör örgütü PKK ile mücadele kapsamında da Türkiye ile çok yoğun bir işbirliği yapıldığı kaydedildi. Der Spiegel dergisindeki haberde, NSA belgelerinin Amerikan ve Türk istihbarat birimleri arasındaki işbirliğinin çok eskiye dayandığını gösterdiğini ancak NSA'nın ikili oynadığını ifade etti.
    Snowden'ın sızdırdığı belgelerin Türkiye ile ilgili bölümlerinin ilk kez yayımlandığı haberde "Türkiye'deki hükümetin amaçlarını öğrenmek isteyen yalnızca Alman istihbaratı değil" yorumunun yapılması dikkati çekti.
    Der Spiegel 16 Ağustos'ta yayımladığı haberde Almanya Federal İstihbarat Teşkilatı BND'nin 2009 yılından bu yanaTürkiye'yi dinlediğini iddia etmiş, Alman hükümeti tarafından yalanlanmayan haber, iki ülke arasında gerginliğe yol açmıştı.




    Hangi işletim sisteminin şarj ömrü daha uzun? Android mi, Windows Phone mu?


     Aynı donanıma sahip iki telefondan biri Android, diğeri Windows Phone çalıştırırsa hangisinin şarj ömrü daha iyidir?




    HTC'nin Windows Phone'lu HTC One M8'i, sonunda resmi olarak tanıtıldı. Windows Phone işletim sistemli One M8, tasarım ve donanımıyla Android'li kardeşinin ikizi desek yanlış olmaz sanırım. İki cihazı birbirinden ayıran tek farkı ise kullandıkları işletim sistemi. Tüm şartlar eşitken acaba Windows Phone'mu şarj konusunda daha iyi yoksa Android mi?

    1409524114_img20140901005832.jpg
    HTC'nin kendi paylaştığı bilgilere göre Windows Phone'la çalışan HTC One M8, 22 saat konuşma süresi ve 528 saat bekleme süresi sunarken, aynı teknik özelliklere sahip Android'li One M8 ise 20 saat konuşma süresi ve 496 saatbekleme süresi sunuyor. Bu veriler sadece HTC firması tarafından ortaya atılmış değil tabii ki. Windows'lu HTC One M8'i satan tek taşıyıcı Verizon'un rakamları ise daha büyük bir farkı ortaya koyuyor.
    Verizon'a göre telefonun Android'li modelinin sadece 12 saat kullanım süresi ve 12,2 gün bekleme süresi sunarken, Windows Phone'lu modelin ise 21 saat kullanım süresi ve 15,5 gün bekleme süresi sunduğu söyleniyor.
    Bu arada HTC ve Verizon cihazların batarya ömrünü ölçerken farklı kriterlere başvurmuş olabilirler, ancak her iki firmanın verileri de Windows Phone'lu telefonun pil ömrünün Android'li modele göre daha üstün olduğunu gösteriyor. Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

    Kingston HyperX Impact incelemesi


    http://www.hwa.com.tr/dizustunuze-can-verin-kingston-hyperx-impact-incelemesi.html/4


    Bellek devlerinden Kingston için her çeşitte ve her bütçeye uygun modeller olduğunu söylemiştik. Bu durum sadece masaüstü sistemleri için geçerli değil. Taşınabilir bilgisayara da uygun birçok seçenek bulunuyor. Kullanıcı, hal-i hazırda bir laptop aldığında içersinde OEM diye tabir edebileceğimiz giriş seviyesi bellekler monteli gelir. Bunlar DDR3 yapısındalar ve genellikle 1066 ya da 1333 MHz hızındalar. Elbette genel kullanım için fazlasıyla yeterliler ancak masaüstlerinde olduğu gibi taşınabilir bilgisayarlarda da yüksek frekans ve düşük gecikmeli belleklerle sistemin genel kullanım ve oyun performansını artırmak mümkün.
    Bu incememizde Kingston’ın performansla özdeşleşen serisi HyperX’in SO-DIMM yapısında, yani dizüstleri ve Ultrabook’lar gibi cihazlarda kullanmaya uygun 2×4 Gb ve tam 2133 MHz hızındaki Impact
    belleklerine yakından bakarak, kullanıcısına ne kadar performans artışı getirdine göz atacağız.

    Teknik Özellikler

    • Kapasite: 2×4 Gb
    • Saat hızı: 2133 MHz
    • Gecikme süreleri: 11-11-11-35

    Yakından Bakış


    Kingston HyperX ailesine üye ürünün tam kod adı HX321LS11IBK2/8. 2 adet modülden oluşuyor, her biri 4 Gb’lık kapasiteye sahip. Yani toplamda 8 Gb’a ulaşıyor. Buraya kadar normal bir bellek profili çizebilir ancak işler frekans tarafında değişiyor. Özellikle dizüstü belleklerinde görmeye alışkın olmadığımız tam 2133 MHz’lik bir frekansa sahip. Bu sayede bilgisayarınızın performansını gözle görülür şekilde artırmayı vaad veriyor.
    Ürünün sadece 2133 MHz’de çalışma zorunluluğu yok. 3 farklı profille geliyor. Bunlar sırası ile:
    • DDR3-2133 CL11-11-11 @1.35V ya da 1.5V
    • DDR3-1866 CL10-10-10 @1.35V ya da 1.5V
    • DDR3-1600 CL9-9-9 @1.35V ya da 1.5V
    kingston_hyperx_notebook_04
    Belleklerin testlerini MSI GE70 oyuncu bilgisayarı üzerinde yapacağız. Stok hali ile zaten güzel bir performans sunuyor, bakalım HyperX belleklerle ne noktaya çıkacak?


    Laptop içersinde yine aynı kapasiteyi sunan Kingston 8 Gb’lık tek modül var. Çalışma frekansı 1600 MHz ve CL11-11-11-28 gecikmelerinde. Onu çıkarıp yerine HyperX’leri monte ediyoruz.

    Performans Testleri


    Bir sistemin genel performansı çoğunlukla işlemciye, oyun performansı ise grafik kartına bağlıdır. Bu nedenle bellekler genelde ihmal edilir. Ancak onlara da gereken özeni gösterdiğinizde yüzünüzü mutlaka güldürecektir. Bu durum özellikle disüstü bilgisayarlarda geçerli. Zira siz bir tane satın aldığınızda, değişebilecek parçaların sayısı çok sınırlıdır. Bellekler ve depolama dışında işlemci ve grafik kartı değişimi yapmak neredeyse imkansızdır. Bu nedenle bellek güncellemesi yapmanız, bu kısıtlı ordamdaki performası artırmanızdaki az çözümden biridir.
    MSI GE70 üzerine taktığımız Kingston HyperX’lerin etkisine sayısal sonuçlar üzerinden bakalım.

    kingston_hyperx_notebook_thief

    kingston_hyperx_notebook_opengl

    kingston_hyperx_notebook_cpu

    kingston_hyperx_notebook_okuma

    kingston_hyperx_notebook_yazma

    kingston_hyperx_notebook_kopyalama
    kingston_hyperx_notebook_gecikme
    Kingston HyperX Impact, tam 2133 MHz’lik frekansın hakkını en iyi şekilde veriyor. Testlere baktığımızda hem genel sistem, hem de grafik performansının sadece bir bellek değişimi ile gözle görülür şekilde arttığını farkedebiliyoruz. 27 FPS sınırındaki bir oyunun 29 FPS’ye çıkması, daha akıcı bir deneyime kavuşmanızı sağlıyor. Ayrıca işlem gücü gerektiren diğer uygulamalarda da ciddi bir artış söz konusu.
    Bu artış, 1600 MHz hızındaki bir bellekten 2133 MHz’e çıktığınızda gözlediğimiz bir durum. Eğer kendi sisteminizde 1066 MHz ya da 1333 MHz’lik bir bellek kullanıyorsanız, 2133 MHz’e geçtiğinizde yaşayacağınız hız sıçrayışı daha fazla olacaktır.
    Aslında sonuç gene aynı noktaya çıkıyor. Eğer bir masaüstü sisteme sahip olsanız, parçalarınız eski ya da yetersiz kaldığında değişim yapmanız çocuk oyuncağı. Gidip daha güçlü bir işlemci ya da ekran kartı alıp birkaç dakika içersinde çok daha iyi performansa sahip olabilirsiniz. Ancak bu durum dizüstü bilgisayarlarda böyle işlemiyor malesef. Dediğimiz gibi depolama ve bellek değişimi dışında elinizde imkan yok. Belki SSD güncellemesi ile genel sistem performansına etki edebilirsiniz ancak SSD’nin oyun yükleme süreleri dışında FPS’ye bir etkisi bulunmuyor. Bellek değişimi ile biraz da olsa katkı sağlayabilirsiniz. Kingston HyperX Impact’in 2133 MHz’lik frekansı ile de bunu başarmanız mümkün.

    MSI Z97 MPower Max AC incelemesi

    Donanım sektörünün öncülerinden MSI, Intel’in yeni Z97 yonga setini taşıyan birbirinden güzel modellerle çıkageldi. Oyunculara yönelik Gaming ailesinin yanı sıra, en üst seviye anakartları barındıran ve hızaşırtmaya uygun üretilen MPower ve XPower da Z97′ye uygun şekilde güncellendi. Bu incelememizde XPower’dan sonra en iyi ikinci kart olan MPower Max’e yakından bakacağız.
    Dilerseniz yeni yonganın getirdiklerine tekrar değinelim.


    Intel’in yonga seti değişimlerinden biri daha yaşandı. Z68′le başlayan Z serisi, Z77 ve Z87′den sonra artık Z97 ile yoluna devam ediyor. Geçişler sırasında yaşanan soket değişimi ise bu kez cereyan etmedi çok şükür. Halen LGA 1150 yapısı üzerine kurulu. Bu da demek oluyor ki Z87 ile uyumlu çalışan işlemciler, Z97 ile de kullanılabilecek.
    Yeni yongalar, son birkaç nesildir beraberinde sansasyonel geliştirmeler getirmiyor. Sektörde kabul görmüş teknolojiler artık kemikleşti. Örneğin Z97 ile DDR3, yerini DDR4′e bırakmadı. Ya da PCI-e kanallarına verilebilen bantgenişliği artırılmadı. Dikkat çeken sadece 2 adet nokta var; SATA Express ve M2 PCI-e SSD desteği. Bu iki özellik için tüm yonga setini değiştirmeye elbette gerek yoktu. 3. parti kontrolcülerle de sağlamak mümkün. Ancak Intel, geleceğin standartlarından olacak bu iki yeteneği şimdiden anakartlarına gömme gereği duymuş.
    SATA3 teknolojisi, 6 Gb/s’lik bant genişliği sunuyor. Özellikle SSD’lerin her geçen gün artan okuma ve yazma hızları, bu sınıra oldukça yaklaşmış durumda. SATA2′den SATA3′e geçerken gerçekleşen iki katlık performans sıçrayışı görmüştük. Benzer şekilde SATA4 beklerken SATA Express’in kendini göstermesi ise kullanıcılar tarafından pek beklenmeyen bir durum. SATA Express şu anda 10 Gb/s’lik bant genişliği sunuyor. Ve bunu 2 adet SATA kablosu üzerinden sağlıyor. Bunun nedeni, güncel SATA kablolarının 6 Gb/s üzerindeki bantgenişliğini pek kaldıramaması. Zaten SATA4 yerine Express’e geçme nedeni de bu.
    Bir diğer depolama yeniliği de M2 PCIe SSD yuvası. Gerçi pek yenilik demek mümkün değil. Zira farklı yonga setli bazı anakartlarda da karşımıza çıkıyordu. Örneğin ASRock Fatal1ty 990FX Killer bunlardan biri. Intel ise bu özelliği herhangi bir 3. parti kontrolcüye ihtiyaç duymadan sağlamış. Bu arayüz ile çok yüksek hızlar sunan SSD’leri kullanmak mümkün oluyor. Ayrıca anakarta monteli olduğu için kasanızda da alan işgal etmiyor. Şu anda fiyatlandırma politikası gereği çok fazla kullanıcıya ulaşamıyor ancak genele bakarsak çok kullanışlı bir özellik.

    Teknik Özellikler

    • İşlemci soketi: LGA 1150
    • Yonga seti: Intel Z97
    • Bellek: Çift kanal DDR3 (maksimum 32 Gb) DDR3 1066, 1333, 1600 MHz (1866, 2000, 2133, 2200, 2400, 2600, 2666, 2800, 3000, 3100, 3200, 3300 MHz OC)
    • Depolama: 8x SATA3, 1x M2 SATA
    • Pinli soketler: 5x 3/4 pin fan, 2x USB2.0, 2x USB3.0
    • PCI yuvaları: 3 adet PCIe x16, 4 adet PCIe x1
    • Arka panel: 2x USB2.0, 8x USB3.0, PS/2, optik SPDIF, ethernet, HDMI, DisplayPort, analog ses portları
    • Ses yongası: Realtek ALC1150
    • Ethernet: Intel I218-V
    • Form faktör: ATX
    http://www.hwa.com.tr/msi-z97-mpower-max-ac-incelemesi.html

    Logitech G602 Wireless Gaming Mouse





    Uzun pil ömrü

    Standart yükselten güç

    Kendinize güvenerek oynayın. G602 Performans modunda 250 saate kadar pil ömrüyle her oyunda yanınızda olur. Bu, diğer kablosuz oyum mouse’larının pil ömrünün sekiz katına yakındır, tümüne oyun düzeyinde algılayıcı ve bağlantı performansından ödün vermeden elde edersiniz. G602 iki adet standart AA pil kullanır; ağırlığı ve dengeyi ayarlamak isterseniz pillerden birini çıkarabilirsiniz.


    Kablosuz oyun teknolojisi

    Kablolardan kurtulun

    G602 2,4 GHz kablosuz bağlantı ve 2 milisaniye bildirim hızıyla gecikmesiz bir deneyim sağlar. Logitech Unifying alıcılarının birden çok aygıtı bağlama amacına benzemeksizin, oyun düzeyinde ve düşük gecikmeli performans için 602 ayrı bir USB nano alıcının bant genişliğinin tamamını kullanır. Pakete dahil uzatma kablosunu kullanarak nano alıcıyı en iyi alıcı performansını elde edecek şekilde konumlandırın. Pil bölmesindeki, rahatlık sağlayan saklama yuvası nano alıcıyı taşıma sırasında korur.


    11 adet programlanabilir tuş

    Güç elinizde

    Varsayılan yapılandırmayla kutudan çıkarır çıkarmaz harika sonuçlar elde edin. Veya G602’yi kendinize uyarlayın. Genellikle menü derinliklerine inmeyi gerektiren eylemler için tek düğmeyle tetikleme işlemleri ayarlayın. Bas konuş iletişim artık daha kolay ve daha yakın. Sniper nişan alma işlemi için geçici olarak DPI ayarını düşürün. İsteğe bağlı Logitech Gaming Software (LGS) ile, 11 programlanabilir düğmeden istediğinize herhangi bir oyun komutunu veya çok komutlu bir makroyu yeniden atayın.* Her PC’yle kullanmak için mouse bünyesinde özel bir profil ayarlayın.


    Delta Zero™ sensör teknolojisi

    Ödün vermeden güçten tasarruf sağlayın

    G602 yüksek doğruluk oranına sahip imleç denetimi için özel Delta Zero algılayıcı optimizasyonları ve pil ömrü uzatan güç optimizasyonu yöntemleri olan ilk kablosuz mouse’umuzdur. İster ekran üzerinde hızlı hareket ettirin, ister tek bir pikseli hedefleyin, 2500 DPI sensör el hareketlerinize doğru şekilde yanıt verir. LED aydınlatmalı algılayıcı, basit göz-el koordinasyonunun ötesine geçerek karakterinizi hareket ettirmek için gereken düşünme süresini azaltır, sniper dürbününüzü ayarlar, RTS birimlerini seçer veya MOBA beceri vuruşlarına yön verir.


    Oyun içinde duyarlılığı değiştirme

    Anında hazır olun

    Oyunun her anında doğru hareketleri yapın. Ulaşılması kolay iki düğme en çok beş ayrı DPI ayarında hızlı geçiş sağlar. Tam ihtiyacınız olduğu sırada piksel hassaslığında nişan alma (250 DPI) ile yüksek hızlı manevralar (2500 DPI’a kadar) arasında seçim yapın. Ve tutulduğunda DPI shift komutu zorlu FPS sniper atışları için geçici olarak düşük hassasiyeti kullanmanıza olanak sağlar; bırakıldığı anda yüksek hızlara döner.


    Performans/Dayanıklılık modları

    Tam işe uygun güç miktarı

    G602 iki ayrı çalışma modu sunar. Mod anahtarını Performans olarak ayarlayın ve oyun düzeyindeki yeteneklerden feragat etmeden 250 saate kadar pil ömrü sağlayın. Oyun oynamıyor musunuz? Dayanıklılık moduna geçin ve pil ömrünü 1440 saat gibi etkileyici bir süreye uzatın. Aktif mod mouse’un üstünde açık bir şekilde gösterilir; Performans için mavi, Dayanıklılık için yeşil ve güç azaldığında yanıp sönen cam göbeği.


    Kullanımı kolay, konforlu tasarım

    Şık görünüm yeterli değildir

    Doğal şekilli kavrama yerleri saatler süren kullanımda maksimum rahatlık sağlar, en son ayakta kalan oyuncu siz olursunuz. DPI geçiş denetimleri işaret parmağınızın kolay erişebileceği bir yerdedir. Tek tek şekillendirilmiş altı düğme dokunma yoluyla kolayca anlaşılabilir, ihtiyacınız olduğunda hazırdırlar. Kenarlardaki, kaymaya karşı dirençli kavrama yerleri uzun oyun oynama oturumlarında bile daha iyi denetim sağlar.



    Teknik Özellikler


    Garanti Bilgileri
    3 yıl Sınırlı donanım garantisi
    Sistem Gereksinimleri
    Windows® 8, Windows 7 veya Windows Vista®
    Mac OS® X 10.6.8 veya üstü
    Güç sağlayan USB bağlantı noktası
    İsteğe bağlı yazılımı yüklemek için İnternet bağlantısı,100 MB sabit sürücü alanı
    Platform Uyumu
    Windows® 8, Windows 7 veya Windows Vista®
    Mac OS® 10.6.8 veya üstü
    Paket içeriği
    Mouse
    Kablosuz alıcı
    Alıcı uzatma kablosu
    2 AA pil, önceden takılmış halde
    Kullanıcı belgeleri
    Teknik Özellikler
    İzleme
    Çözünürlük: 250 – 2.500 dpi
    Maks. hızlanma: >20G*
    Maks. hız: en fazla 2 metre (80 inç)/saniye*
    Yanıt verme
    USB veri biçimi: 16 bit/eksen
    USB rapor hızı: 500 rapor/saniyeye kadar
    Kayma
    Dinamik sürtünme katsayısı: Mu (k): 0,09*
    Statik sürtünme katsayısı: Mu (s): 0,14*
    Dayanıklılık
    Düğmeler (Sol/Sağ): 20 milyon tıklama
    Ayak: 250 kilometre
    Pil Ömrü ve Kablosuz
    Performans Modu: 250 saate kadar*
    Dayanıklılık Modu: 1440 saate kadar*
    Kablosuz menzili: 3 metre**

    BlackWidow Tournament Stealth Edition



     Sistem Gereksinimi

    • 45gram gerçekleşme kuvveti ile Razer Mekanik Switch'leri
    • 60 milyon basımlık switch ömrü
    • Toplu tuş düzeni
    • 10 tuş anti-ghosting özelliği
    • Tamamen programlanabilir tuşlar ve anlık makro kaydı
    • Çıkartılabilir ve desteklenmiş fiber USB kablosu
    • Koruma için taşıma kılıfı
    • 1000Hz Ultrapolling veri iletim hızı
    • Razer Synapse 2.0 yazılım desteği
    • Boyutlar: 366mm Genişlik 154 mm Yükseklik 30 mm Derinlik 
    • Ağırlık 950gram
    • Windows® 8/ Windows® 7 / Windows Vista® / Windows® XP (32-bit) / Mac OS X (v10.7 to 10.9)
    • İnternet Bağlantısı
    • 200MB hard disk alanı

    Halo: The Master Chief Collection’dan Halo 3′ün oynanış videosu yayımlandı!

    Bakalım Halo 3, Xbox One’da nasıl görünüyormuş?



    Halo: The Master Chief Collection’dan Halo 2 Anniversary’nin oynanış videolarnı bu güne kadar oldukça fazla derecede gördük. Tam Halo severler, “Nerede Halo 3?” demeden, Halo: The Master Chief Collection’ın yapımcısı Halo: The Master Chief Collection’dan Halo 3′ün oynanış videosunu yayımladı.


    PAX Prime’a özel olarak yayımlanan bu video aslında Halo: The Master Chief Collection’dan Halo 3′ün Gamescom 2014′te kapalı kapılar ardından gösterilen bir oynanış videosuydu. Bakalım önümüzdeki günlerde daha fazla oynanış videosu görebilecek miyiz?

    30 Ağustos 2014 Cumartesi

    Asus'un bu bilgisayarı uzay mekiği olabilir mi?

    Oyun PC'si kullanan kişilerin bilgisyarlarını göstermek ile ilgili bir istekleri her zaman olmuştur. Oyuncu kasası adı altında satılan bir çok ürünün yan kapaklarının cam olduğunu görmekteyiz. Kasaların içinin aydınlatılması içinse "neon" ışıklar kullanılmaktadır. İşlemci soğutucusundan Ram soğutucusuna hatta kasa içi klima gibi ürünlere kadar giden bir mod dünyasında sınırları öncelikle bütçeniz daha sonra siz belirliyorsunuz.

    Bu bağlamda kasa modlama konusunda uzam firmaların başında gelen Asus "Republic of Gamers" serisi ürünlerinden oluşan yeni oyuncu kasasını duyurdu. Toplama bir bilgisayar olan ve In-Win firmasının sınırlı sayıda ürettiği S-Frame kasasına kurulan bu müthiş bilgisyara gelin birlikte göz atalım.
    1409400913_106239297273250573396094031421036892028375o.jpg


    Bu harika bilgisyar gücünü İntel'in en hızlı işlemcisi Intel® Core™ i7-5960X alıyor.
    1409401193_15405447273250606729422985824084906329836o.jpg


    Ekran kartı tarafında ise ASUS ROG Matrix GTX 780 Ti kullnılıyor. 
    1409401479_104669837273250640062757048983264804448100o.jpg


    Anakart tarafında ise MAXIMUS VI FORMULA kullanılmış. Tek kelimeyle muhteşem görünen bilgisyarın soğutma sorunu ise CrosAir'ın Hydro Series™ H105 su soğutma sistemi ile giderilmiş.
    1409401782_19110017273250773396071357303015553961936o.jpg
    CrosAir'ın 760 wa PowerSupply'si ise sisteme gerekli gücü sağlamaktadır. CrosAir Force serisi SSD ve HDD iile güçlendirilen bilgisyarın Dominator platinium serisi 16x2 GB sistem belleği ise tüm gücünün ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
    Peki siz böyle bir PC yapmak ister misiniz?

    İşte karşınızda iPhone 6!

    Apple'ın iPhone 6'yı Eylül ayında tanıtması bekleniyor. Bu konuda Apple tarafından halen resmi bir açıklama yapılmış olmasa da firmanın son dönemde iPhone lansmanlarını Eylül ayında yaptığı düşünüldüğünde bu tarih öne çıkmaktadır. Söylentiye göre Apple 24 Eylül'de yeni telefonunu tanıtacak ve Ekim ayı başında da 1. Bölge pazarlarında (Amerika, Kanada, İngiltere ve Japonya) telefonunu satışa sunacak. 
    iPhone 6 ile ilgili şimdiye kadar birçok görüntü paylaştık ama bu gün sızdırılan görüntüler tek kelimeyle oldukça "gerçek" görünüyor. Kutu tasarımı ve telefonun tasarımının ortaya konduğu bu görüntüler hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Bu telefon gerçek iPhone 6 olabilir mi?
    Sonraki sayfalarda sızıdırlan diğer iPhone 6 resimlerini görebilirsiniz.
    1409137317_1.jpg


    1409137324_2.jpg


    1409137330_3.jpg



    1409137337_4.jpg


    1409137344_5.jpg


    1409137351_6.jpg


    1409386970_id369268.jpg



    1409387031_imagenew-5.jpg

    1409387046_imagenew-6.jpg


    1409387065_imagenew-4.jpg


    1409387078_imagenew.jpg

    Razer Naga – MMO Gaming Mouse

    Razer Naga’nın devrim yaratan 12 düğmeli başparmak alanında bulunan mekanik düğmelerin verdiği dokunsal ve sesli bildirimler sayesinde her bir basışı doğrudan hissedeceksiniz.
    Başparmak alanının tasarımı geliştirilerek verilen yeni konkav şekil sayesinde düğmeler artık daha bağımsız duruyorlar. Bu sayede düğmelerin yerlerini kolayca bulabileceğinizden oyuna odaklanmayı sürdürebilecek, içgüdüleriniz ve refleksleriniz sayesinde zafere ulaşabileceksiniz.
    Razer Naga’nın bu yeni versiyonu her el büyüklüğüne uygun ergonomik bir şekle sahip olduğundan elinize tam olarak oturacak ve maksimum konfor sağlayacak. Naga her el şekline uyacak biçimde belirlenen boyutuna rağmen, düşük hassasiyet seven MMO-DVO oyuncularının kolayca kaldırabilecekleri kadar da hafif olmaya devam ediyor.



    Razer Naga’nın kaydırma tekeri artık sola ve sağa da tıklanabiliyor; yukarı, aşağı ve içeri tıklanabilme özellikleri sayesinde ister oyunlarda rakiplerinizi yok etmek, ister en iyi DVO stratejilerini öğrenmek amacıyla forumlarda gezinti yapmak için elinize daha da fazla düğme seçeneği veriyor.
    Naga ayrıca MMO-DVO oyunları için kullanabileceğiniz en yenilikçi fare konfigürasyon arayüzüne de sahip. Oyunda kesinti yaratmayan arayüz sayesinde oyunun içindeyken Razer Naga’daki her bir düğmeye kişisel yeteneklerinizi, makrolarınızı ve kısayol tuşlarınızı atayabilirsiniz. Başparmak alanını en sevdiğiniz MMO-DVO’nun ikonları ile ekranda görebilir, böylece her zaman hangi düğmeye basacağınızı tam olarak bilebilirsiniz. Bu özellik yalnızca PC için mevcuttur.

    Teknik Özellikler

    • Toplam 19 adet, MMO-DVO’lar için optimize, programlanabilir düğme
    • 12 düğmeleri mekanik başparmak alanı
    • Yanlara eğilebilen kaydırma tekeri
    • 8200dpi 4G Lazer Sensör
    • Razer Synapse 2.0
    • Yeşil LED aydınlatma
    • 1000Hz Ultrapolling
    • Saniyede 200 inç / 50G max izleme hızı
    • Sıfır-akustik Ultrakaygan fare tabanı
    • 7 foot / 2.1m örülü fiber kablo
    • Yaklaşık boyutları: 119mm/4.68” (Uzunluk) x 75mm/2.95” (Genişlik) x 43mm/1.69” (Yükseklik)
    • Yaklaşık ağırlığı: Kablosuz 105g/0.23lb, kablolu 135g/0.30lb

    Sistem Donanım Gereksinimleri

    • USB girişine sahip PC veya Mac
    • Windows® 8/ Windows® 7 / Windows Vista® / Windows® XP (32-bit) / Mac OS X (v10.6-10.9)
    • İnternet bağlantısı
    • 100MB boş hard disk alanı
    Razer Synapse 2.0 kaydı (geçerli bir email adresi gerektirir), yazılım indirme, lisans anlaşmasının kabulü ve internet bağlantısı ürünün tüm özelliklerinin aktif edilmesi için gereklidir. Aktivasyondan sonra tüm özellikler tercihen offline olarak da kullanılabilir.

    BioShock Mobilde Ateş Pahası

    Tüm zamanların en iyi oyunlarından biri iOS platformuna uyarlandı. Peki Steam'de 5 dolara satılan bir oyunu iPad'de 15 dolardan almak mantıklı mı?




    BioShock 2007 yılında piyasaya çıktığında, benzersiz oynanış mekanikleri, güçlü atmosferi ve sürprizlerle dolu hikaye anlatımıyla bize müthiş bir deneyim yaşatmıştı. Fiyaskoyla sonuçlanan okyanus altı şehir projesiRapture'dan kalanlarla ilk kez tanışmak harikulade bir duyguydu. Özellikle ilk BioShock'u yıllar boyu defalarca kez bitirdiğimi hatırlıyorum.
    İşte tam da bu yüzden, BioShock'un bir mobil uyarlamasınınçıkacağını duymak heyecan vericiydi. Hem dokunmatik ekran, hem deBluetooth destekli oyun kontrolörüyle oynanabilen BioShock yeni nesil iPad'ler ve iPhone 5 ve üstüyle uyumlu çalışıyor.

    Cebimizde akrep yok ama...

    Ne var ki önemli bir sıkıntısı var: BioShock iOS platformuna 30 TL'lik fiyatetiketiyle geldi. Elbette daha önce hiç BioShock oynamamış biri için buücret makul görünebilir. Ancak satış rakamlarına bakıldığında oyun dünyasının büyük bir bölümünün BioShock deneyimini bir şekilde daha önce yaşadığı görülüyor.
    Sadece Rapture macerasını mobil arayüz ile bir kez daha yaşamak için 30TL ödemek zorunda olmak bana doğru gelmedi. Üstelik oyunun Steam gibi platformlarda yaz indirimi, kış esintisi, sonbahar mucizesi gibi sebeplerle sık sık 5 dolara düşmesi, iPad'de yaşamak istediğimiz bu deneyimi bir kez daha sorgulatıyor.